Pınar Gültekin’in öldürülmesine ilişkin soruşturmada katil Avcı’nın kardeşi Mertcan Avcı da ‘delil karartmak’ suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Bağ evine Cemal Metin Avcı’nın babasına ve ortağına ait araçların cinayet ardından gittiği MOBESE kayıtlarına yansımış, Mertcan Avcı ifadesinde “Araçlar babama ve ortaklarına ait” demişti. Aile üyelerinin cinayette delil kararttığı iddiaları araştırılmaya başlanmıştı. Ayrıca Mert Avcı’nın cinayet gecesi aile üyeleriyle de telefon trafiği tespit edilmişti.
KATİLE DAVA
Olayla ilgili başlatılan soruşturmada iki flaş gelişme yaşandı. Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı’nca katil Cemal Metin Avcı ve kardeş Mert Avcı hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. Katil Avcı için canavarca hisle adam öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet cezası istendi. Kardeş Avcının için ise ‘delil karartmak’ suçundan cezalandırılması talep edildi.
AİLE VE ORTAĞA TAKİPSİZLİK
Diğer bir gelişme ise şu şekilde; Cinayet ardından Cemal Metin Avcı’ya cesedi gizlemede yardım ettikleri iddia edilen anne Ayten Avcı, baba Selim Avcı ve ortakları Şükrü Gökan Orhan hakkında Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı’nca ‘Suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ suçundan takipsizlik kararı verildi.
DELİL YETERSİZ…
Kararda, şüphelilerin 16 Temmuz-20 Temmuz tarihleri arasında ‘kasten öldürme’ olayının gerçekleştiği saatlerde ve sonrasında bağ evine gittiklerine, gerçeğin meydana çıkmasını engellemek amacıyla suç delillerini gizlediklerine veya yok ettiklerine, böylece atılı suçu işlediklerine dair haklarında kamu davası açılabilmesi için yeterli şüphe oluşturacak delil bulunmadığı kaydedildi.
PINAR’IN AİLESİNDEN KARARA İTİRAZ
Takipsizlik kararına Pınar Gültekin’in ailesinin avukatı Dr. Rezan Epözdemir itiraz etti. İtiraz dilekçesinde, kararın haksız ve hukuksuz olduğu, kaldırılması gerektiği ifade edildi. Cemal Metin Avcı’nın bu cinayeti tek başına işlemesinin hayatın olağan akışına, mantık ve fizik kurullarına aykırı olduğu kaydedilen dilekçede, 1,83 boyundaki Pınar’ı tek başına cenin pozisyonunda varile koymasının fiziksel özellikleri nazara alındığında hukuken ve fiilen mümkün olmadığı belirtildi.
“TESADÜF OLAMAZ”
Dilekçede, olay gecesi bağ evine giden aile ve ortağa ait araçların MOBESE kayıtlarına dikkat çekilerek “Her ne hikmetse aynı saat dilimi içerisinde cinayetin işlendiği mahal olan yayla bağ evi istikametine seyretmesi birlikte değerlendirildiğinde, bu durumun tesadüf olmadığı açıktır” denildi.
Dilekçede son bölümünde, “Şüpheliler Ayten Avcı, Selim Avcı ve Şükrü Gökan Orhan ile şüpheli sıfatıyla ifadesi dahi alınmayan ve hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar da verilmeyen Eda Avcı hakkında suç delillerini yok etme, gizleme ve değiştirme suçu bakımından kamu davasının açılmasına sebebiyet verecek yeterli şüphenin olduğu açık olup bu gerekçelerle karar itiraz etme zarureti hasıl olmuştur” denildi.
Kaynak: SABAH