ŞU ANDA KENDİ EVİMİZDEYİZ
“Asya’nın en önemli buluşma noktalarından birinde, İslam dünyasını münbit coğrafyasında kendimizi evimizde hissediyoruz. Türkiye ile Pakistan arasındaki kardeşlik bağları, dünyada pek az ülkeye ve millete nasip olur. 1915 senesinde Türk askeri şanlı bir direnişle Çanakkale Boğazı’nı savunurken cepheden 6 bin kilometre uzaklıkta bu topraklarda yapılan miting, tarihin unutulmaz sayfalarına kaydolunmuştur. Lahor Meydanı’nda gerçekleşen bu tarihi mitingin teması Çanakkale idi.
Mitingi tertipleyenler Çanakkale’de çarpışan Türk milletine yardım ve gönüllü toplamayı amaçlıyordu. Biz sizi sevmeyeceğiz, size muhabbet beslemeyeceğiz de kimi seveceğiz, kime muhabbet besleyeceğiz? Pakistan halkının Kurtuluş Savaşımız sırasında ekmeğinden arttırarak gönderdiği yardımları hiçbir zaman unutmadık, unutmayacağız. İşte şimdi de bizim için Keşmir odur, o olacaktır. Dün Çanakkale, bugün Keşmir, hiçbir farkı yok.
Pakistan ile aramızdaki ezeli kardeşliği ebediyen muhafaza edeceğiz. Çünkü bizim kardeşliğimiz kan bağından değil, gönül bağından geliyor. Bizim dostluğumuz menfaatten değil, muhabbetten geliyor. Pakistan’ın acısını acımız, sevincini sevincimiz, başarısını da kendi başarımızı olarak görüyoruz. Pakistan makamları FETÖ’ye ait okulları Türkiye Maarif Vakfı’na devrederek gerçek anlamda milletimizin dostu olduklarını gösterdi. Barış Pınarı harekâtına Pakistan devleti ve halkından yine çok güçlü destek geldi. Lafa gelince demokrasi ve insan haklarını kimseye bırakmayanlar, teröristleri kurtarmak için seferber olurken Pakistan, haklı mücadelesinde dimdik Türkiye’nin yanında yer aldı.
TERÖRLE MÜCADELEDE YANINIZDAYIZ
Pakistan bölgesinde istikrarsızlıktan, terörden ve çatışmalardan çok çekmiş bir ülke. 35 yıldır bölücü terörle mücadele eden, DEAŞ’tan PKK ve FETÖ’süne kadar dünyanın en vahşi örgütlerinin hedefinde olan bir ülke olarak Pakistan’ın karşılaştığı zorlukları gayet iyi anlıyoruz. Terörle mücadelesinde Pakistan’ı desteklemeyi sürdüreceğiz. İslam dünyası olarak terörden, çatışmalara, İslamofobiden neo-Nazi örgütlere, mezhepçilik fitnesinden açlık ve fakirliğe kadar ciddi sorunlarla boğuşuyoruz. Pakistan ve Türkiye, coğrafi konumları hasebiyle bu krizlerden en fazla etkilenen ülkelerin başında geliyor.
Müminler topluluğu karşısında bir kardeşiniz, ümmetin bir ferdi olarak şahsımızla, ailelerimizle, komşularımızla beraber milyarlarca kardeşimizin de mesuliyetini taşıyoruz. Kısa vadeli çıkarlar, günlük hesaplar, bizim ebedi ve ezeli kardeşliğimizin önüne geçemez. Mezhep, meşrep, kabile, dil farklılıkları bizim cihanşümul kardeşliğimizin üstüne çıkamaz. Hiçbir sınır, mesafe, mümin gönüller arasında hudut çizemez. Dünyanın neresinde olursa olsun Müslüman kardeşimizin derdiyle dertlenmek, zulme uğruyorsa onun yanında durmak bizim görevimizdir. Çünkü bizimi inancımızda kimden gelirse gelsin zulme rıza zulümdür.”
TÜRKİYE, BARIŞIN YANINDADIR
“74. BM Genel Kurulu’nda Keşmir’e sahip çıkarak ülkemizin bu meseledeki hassasiyetini bir kez daha ortaya koyduk. Keşmirli kardeşlerimizin on yıllardır çektiği sıkıntıların son dönemde atılan tek taraflı adımlarla daha da ağırlaştığını görüyoruz. Mevcut durumu kötüleştiren, Keşmirlilerin özgürlüklerini ve kazanılmış haklarını elinden alan bir tutumun kimseye faydası yoktur. Keşmir sorunu, çatışma veya baskıyla değil ancak adalet ve hakkaniyet temelinde çözülebilir. Böyle bir çözüm tüm tarafların menfaatlerine hizmet edecektir. Türkiye, Keşmir meselesinde adaletin, barışın, diyalog yoluyla çözümün yanında yer almayı sürdürecektir.”
YATIRIM ÇAĞRISI
CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan, dün DEİK’in düzenlediği Pakistan-Türkiye İş ve Yatırım Forumu’nda yaptığı konuşmada da özetle şunları söyledi:
“İkili ticaretimizi önce süratle 1 milyar doların üzerine çıkarmalı, sonrasında ise 5 milyar dolar hedefimize taşımalıyız. Ülkemizin yatırım potansiyeline inanan herkese kapılarımızı açtık, açmayı da sürdüreceğiz. Uluslararası müteşebbislere belli şartlar altında emlak yatırımı karşılığında vatandaşlık hakkı tanıdığımız bir modeli işletiyoruz. Şimdiye kadar ülkemize güvenen, Türkiye’nin yatırım potansiyelini inanan, Türkiye’ye yatırım yapan hiç kimse pişman olmamıştır. Pakistanlı kardeşlerimizin de ülkemize, Türk ekonomisine, Türkiye’nin geleceğine itimat etmelerini istiyoruz. Pakistan halkının tedavi için daha çok Batılı ülkeleri tercih ettiğini öğrendim. Artık bu alışkanlığı değiştirmek gerekiyor. Türkiye sağlık alanında Batı’dan çok ileri.”
İŞGAL, İLHAK VE YIKIM PLANI
“ORTADOĞU’da yüzyılın barış planı diye yutturulan plan, işgal projesidir. ‘Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir’ diyerek Harem-i Şerif’i, işgalci İsrail yönetiminin insafına terk etmeyeceğimizi tüm dünyaya ilan ettik. Amerikan yönetimi tarafından ‘Yüzyılın Planı’ adı altında açıklanan işgal, ilhak ve yıkım planı karşısında en güçlü tepkiyi yine biz verdik, vermeye devam edeceğiz.”
ADIMLARIMIZ İDLİB’DE 4 MİLYON MAZLUM İÇİN
“Türkiye olarak ümmetin arasındaki ayrılıkları gidermek, Filistin, Kıbrıs ve Keşmir başta, haklı davalarımıza sahip çıkmak için gayret gösteriyoruz. İdlib ile ilgili son günlerde attığımız adımların gayesi, 4 milyon mazlumun rejimin varil bombaları altında can vermesinin önüne geçmektir. Hedefimiz kanı, zulmü, yıkımı, gözyaşını durdurmaktır.”
‘KARA GÜN DOSTUYUZ’
CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan’ın Pakistan ziyaretine eşlik eden Emine Erdoğan, çeşitli etkinliklere katıldı. Pakistan Ulusal Sanat Konseyi’nde gerçekleştirilen programın açılışında konuşma yapan Emine Erdoğan, “Pakistan ve Türkiye, bir kalbin iki yarısıdır. Tarih boyunca aramızdaki dostluk, diplomatik ilişkilerin çok ötesinde, gerçek bir kardeşlik duygusuyla örülmüştür. Bizler birbirimiz için kara gün dostuyuz” dedi. Emine Erdoğan, ‘Talasemi Tedavisi Gören Çocukların Annelerine ve Kadın Güçlendirme Merkezlerinde Dikiş Eğitimi Alan Kadınlara Dikiş Makinesi Teslim Töreni’ne katılarak Türkiye’nin hasta çocukların tedavisinde destek olacağını söyledi.