ATLAS VE CORONA KRİZİNDEN EN ÇOK KİM KAZANMIŞ OLABİLİR

Corona Virüs Salgın Krizinden en çok kim kazanmış olabilir?

Atlasglobal Havayolları, bu krizden en karlı çıkan şirket olmuş olabilir. Nasıl mı diyeceksiniz?

Şirketin sahibi Murat Ersoy, büyük bir ihtimalle bu konuda astrolojik danışmanlık almış olabilir. Bu sonuca nasıl ulaşıyorsunuz derseniz; bu olaydaki tüm parçaları bir araya getirdiğimizde, iş akışı, finansal yönetim, uçuşların durdurulması, yeniden başlatılması, tekrar sonlandırılması gibi adımlar bize, Murat Ersoy’un kendisinin muhtemelen Astrolojik Danışmanlık almış olma ihtimalinin çok yüksek olduğunu düşündürüyor. Astrolojiye olan ilgimden dolayı ve yaşanan bu olayları değerlendirdiğimde, bu kanıya çok kolay bir şekilde varabiliyorum.

Astroloji deyince akla, hemen burçlar ve o burçlara ait yorumlar gelebilir ve hatta falcılık ile karıştırılabilir. Ancak Kurumsal ve Bilimsel Astroloji çok daha fazlasını inceleyebilmekte ve doğru yıldız harita analizleri ile en doğru öngörülere ulaşmak mümkün olabilmektedir.

Dünya genelinde birçok firmaya baktığımızda, yeni bir şirket kurarken, yeni bu şube açarken, doğru zaman, doğru açı ve doğru yer seçimi ile ilgili değerlendirme aldıkları birçok kişi tarafından bilinmektedir. Türkiye’de kurulan son iki siyasi partiye baktığımızda, kuruluş tarihleri incelendiğinde, astrolojik olarak belirlenmiş tarihlerde kurulduğunu görüyorum. Genel ve Yerel Seçim tarihleri bile astrolojik olarak belirleniyor.

Konuya dönecek olursak, Murat Ersoy’un da böyle bir astrolojik öngörüyü almış ve değerlendirmiş olabilir. Yani, 12 Ocak 2020 tarihindeki Pluto Satürn Kavuşmasını ve bunun ne anlama geldiğini bildiğini düşünüyorum. Buradan bir çıkarım yapacak olursak, 2019 yılı içerisinde yaptığı tüm işlemleri ve kararları bu kavuşmaya göre planlamış olabilir.

Astrolojik olarak şirketin analizi yapıldığında, aşağıdaki öngörülere ulaşılmış. Algol yıldızının Atlasglobal’i alt üst ettiği, Ahtapot Örümcek sarmalından dolayı, işlerin ve içerideki yapının, çalışanların ve yöneticilerin anlayamayacağı şekilde karmakarışık ve anlaşılmaz olduğu, şirketin kuruluş tarihinde Venüs Gezegeninin retro fazında olması nedeniyle, şirkete çok miktarda ciddi para girişinin olduğu, ancak paranın bereketinin olmadığı ve hiçbir şekilde harcamalara yetmediği yorumlanmış durumda. Şirket içerisinde sürekli bir çekişmenin olduğu, kurumsal bir yapının olmadığı, sürekli olarak hızlı ve yanlış kararların alındığı, bunun da şirkette kötü bir gidişata neden olduğu değerlendiriliyor.

Astrolojik olarak baktığımızda, bu Pluto Satürn kavuşumu, büyük bir global krizinin yaklaşmakta olduğuna işaret ediyordu. Daha önceki Pluto Satürn kavuşmalarında olduğu gibi, benzer bir krizin olacağı astrolojik olarak öngörüldü. Ekim 2019 ayından itibaren, globaldeki finansal kriz etkilerini göstermeye başlamıştı.

Atlasglobal önce, 26 Kasım 2019 tarihi itibariyle uçuşlarını geçici olarak durdurduğunu ve  21 Aralık 2019 uçuşlara yeniden başlayacağını açıkladı ve belirttiği şekilde 21 Aralık 2019 tarihinde uçuşlara yeniden başladı. Mali durumunda herhangi bir düzelme veya iyileşme olmamasına rağmen, uçuşlara yeniden başlamak mantıklı mıydı? Bu durum, biraz zaman kazanmak için yapılmış bir hareket olabilir veya finansal sorunlarını çözdüğünü göstermek istemiş ve paydaşlarını yanıltmak amaçlı yapılmış olabilir.

31 Aralık 2019 tarihinde, Çin Hükümetinden, Wuhan şehrinde başlayan Corona Virus ile ilgili bir açıklama geldi. Bu bilgi, ilk açıklandığında, bu salgın virüs olayının dünyayı böylesine etkileyeceği iyi tahminde bulunanlar hariç, hiç kimse tarafından beklenmiyordu. (11 Ocak 2020 tarihinde bu virüsle ilgili ilk ölüm de gerçekleşmiş oldu.)

Atlasglobal’a dönecek olursak, tam Pluto Satürn kavuşmasından iki gün önce, Atlasglobal Yönetimi, 10 Ocak 2020 tarihinde, Tahran, Tel Aviv ve Bağdat dışındaki tüm uçuşlarını durduğunu açıkladı. Muhtemelen, bu üç şehre yapılmaya devam edilen uçuşların bedelini nakit olarak seyahat firma veya acentalarından almış ve tarifeli charter gibi uçmaya devam etmiş olabilir.

30 Ocak 2020 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü, corona virüs ile ilgili durumu, global acil sağlık durumu olarak ilan etti. Bu bir büyük sağlık sorununu yani salgını işaret ediyordu.

31 Ocak 2020 tarihinde de, ABD Yönetimi, Çin’den yapılacak tüm seyahatlerin ve uçuşların yasaklandığını açıkladı.

Böylelikle Atlasglobal’de son noktaya gelinmişti. Atlasglobal Yönetimi, 12 Şubat 2020 tarihinde tüm uçuşlarını durdurduğunu ve iflas talebinde bulunduğunu açıkladı.

Bu iflasın açıklanması, olayın ilk günlerinde, birçok kişiyi etkilemesine rağmen medyada fazla yer bulmadı. Çok sınırlı bir şekilde duyuldu. Aslında süreç, Kasım, Aralık ve Ocak ayı itibariyle, uzatmalar şeklinde yönetildi. Ödemelerin yapılacağı Şirketin Sahibi Murat Ersoy tarafından vaad edildi. Parasının olduğunu, yurtdışından geleceğini, ancak, İcra mahkemeleri tarafından hesaplara haciz konulduğunu, bu nedenle parasını Türkiye’ye getiremediğini, ancak sorunun en kısa sürede çözeceğini söyleyerek sürekli pozitif beklenti yaratarak, operasyonun ağır aksak bir şekilde devam ettirilmesi sağladı. Kaptanlar ile yapılan toplantılarda, Kaptanların maaşlarının da ödeneceği ve Murat Ersoy’un bugüne kadar hiç kimseye (Personele) borçlu kalmadığı ve kalmayacağı bilgisi bizzat Murat Ersoy tarafından açıklandı.

İflas Mahkemesindeki bilgilere göre, Atlasglobal’in 220 Milyon Amerikan Doları borcunun beyan edildiğini öğreniyoruz. Normal şartlar altında hiçbir şirket bu kadar borç yapamaz. 2018 yılında kar etmiş bir şirket, 2020 yılının ilk aylarını, yukarıda açıkladığım durum nedeniyle, bir fırsat olarak görmüş olabilir ve tüm iş akışını ve planlarını buna göre yapmış olabilir. İflasından sonra, yaşanacak globalde yaşanacak büyük bir olay, global finansal krizi, virüs salgını, Atlasglobal’in sahibinin işini çok kolaylaştıracaktı. Bu iflas olayı, çok kolay bir şekilde unutulacaktı ve gerçekten de öyle oldu. Nitekim, şu anda tüm iflas ve icra dava işlemleri, Corona Virüs nedeniyle durduruldu.

Şu anda tüm dünyada bir yaşam ve hayatta kalma savaşı ön plana çıkmış durumda. Bu savaştan sağlam çıkılırsa, yeni dünya düzenine merhaba demiş olacağız. Bu yeni düzen kurulurken, yaşanan bu global kriz nedeniyle, birçok şirket maalesef hayatta kalamayacak. Birçok iflaslar yaşanacak, birçok şirket çok ucuz fiyatlara el değiştirecek. Sermaye hareketleri hızlanacak. Bu durumun etkileri ve yeni düzenin oturması birkaç yıl alabilecektir.

Sonuç olarak, iyi bir finansal risk yönetimi tüm şirketler ve çalışanlar için çok önem taşımaktadır. Eğer bir şirkete açık hesap yöntemi ile hizmet veriliyorsa, ödemelerin aksamaması için farklı finansal tedbirler almak çok önemlidir. Hizmete başlamadan önce, sözleşmede belirtilecek şekilde, en az üç aylık hizmet bedelini karşılayacak banka kredi mektubu veya nakit depozito alınması, ödemelerin yakından takip edilmesi, herhangi bir aksama olması durumunda hemen gerekli ihtar işlemlerinin yapılması ve hizmetin derhal durdurulması gerekir. Burada yapılacak esneme, bir şey olmaz, sürekli birlikte çalışıyoruz, gecikme olabilir gibi düşünmek, hizmet veren şirketi zarara ve iflasa götürebilir. Yani hizmet alıp veren şirketler arasında, sözleşme şartları ve karşılık güvene ek olarak iyi bir otokontrol gereklidir.

Unutulmakta olan bir konuyu hem astrolojik olarak ve finansal risk yönetimi anlamında özetlemeye ve parçaları birleştirmeye çalıştım. Bu vesile ile AZAP Platformundaki arkadaşlarımızın gayretleri için kutluyorum.

Yazar: İdris Elmas – Sivil Havacılık Emniyet ve Güvenlik Uzmanı

Kaynak: Airline Haber