Arşivdeki kar döndü

İstanbul, 4 Mart 1987’de bir gün sonra düşecek ‘baharın müjdecisi’ cemreyi beklerken kara teslim oldu. Saatte 80 kilometreye çıkan rüzgâr devasa bir kar fırtınası oluşturmuştu. Çınar ağaçları devriliyor, sokaklar yığılan karlardan geçilmez hale geliyordu. Karadeniz’de bir koster battı. İki denizcinin cesedi bulundu. Şehrin elektrik ve telefon şebekesi çökmüştü. Ömerli Barajı’ndaki pompalar da arızalanınca kent susuz kaldı. İstanbul’un çevre illerle bağlantısı kesilmişti. Hayat durma noktasına geldi.

ZİNCİRLİ OTOBÜSLER

Şehir içi ulaşım felç olmuştu. Toplu taşıma araçları hareket edemiyordu. Belediye ‘pratik’ bir çözüm buldu. Zincirli otobüsler devreye girdi. İlk anda 300 olan sayıları sonra 1000’e çıktı. İnsanlar caddelerde uzun yürüyüş kolları oluşturuyordu. Belediyenin ‘Tanzim Satış Müdürlüğü’ ucuz kömür yetiştiremez olmuştu. Vali Nevzat Ayaz ve Belediye Başkanı Bedrettin Dalan halkı uyarıyordu: “Panik yapmayın, fırınlar gece boyu açık. Zaten okullar tatil, mecbur kalmayan işe gitmesin. İstanbul’da 40 greyder kar kürüyor, endişeye gerek yok!”

İlk günün şokunu atan İstanbulluları ikinci gün, 5 Mart’ta yeni bir sürpriz bekliyordu. Azgın kış, beyaz bir istila gibi şehre yayılıyordu. Meteorolojiye göre İstanbul’da kar 1950’lerden beri ilk kez 1 metre seviyesindeydi. 7 Mart’ta Boğaz’ın İstinye Körfezi donmuştu. 8 Mart’ta Boğaz’da yabancı bir gemi karaya oturdu.

class=”cf”>

<

p style=”text-align: center;”>Süleyman Seba İnönü’yü böyle temizlemişti

500 MİLYON TON KAR VE BUZ

9 Mart’ta Kadıköy’deki bir işhanının saçağı, üzerindeki kar ve buz kütlesini daha fazla taşıyamadı. Çöken saçak 3 çocuk annesi Havva Kalaycı’nın hayatına mâl oldu. 10 Mart’ta artık afetin faturası gündemdeydi. Hürriyet ‘Kar cebimize yağıyor’ diye manşet atmıştı. 11 Mart’ta İstanbul’u ‘Lodos’ korkusu sarmıştı. O zamanlar İstanbul sadece 2500 kilometrekarelik bir alana kuruluydu. Meteoroloji verilerine göre ‘bu kadarcık’ alanda 500 milyon ton kar ve buz vardı. Bu ise İstanbul’un 2 yıllık su ihtiyacını karşılamaya yetiyordu! Lodos bu karı bir anda eritebilir ve İstanbul’u sel götürebilirdi. İstanbul Belediye Başkanı Dalan “Allah bizi lodostan korusun, karları eritirse felaket olur!” diyordu. Belediye kamyonları seferber olmuş, lodos korkusundan kar ve buzları toplayıp deniz kenarlarına boşaltıyordu. 13 Mart’ta tipi devam etti. Meteoroloji müjdeyi 14 Mart’ta verdi; “Kar pazartesi gidiyor” dedi. 15 Mart’ta okullar açıldı.

Arşivdeki kar döndü

Kaynak: Hürriyet