AB Dijital Aşı Pasaportu Ülkemize Ne Getirir Ne Götürür… Uçağı En İyi Kim Bilir? – Airline Haber

Bu haftaki köşe yazıma başlamadan önce gazetelerde yer alan Avrupa birliğinin Çin aşısı olarak bilenen Sinovac aşısına yönelik yaptırım uygulamasını okuduğumda, geçen haftalarda yazdığım makalem aklıma geldi. Linkini verdiğim o yazımı okuduğunuzda, AB’nin bize karşı yaptığı çirkin oyunu göreceksiniz.

O yazımda, Türkiye’ye yönelik AB hamlelerini yakinen takip ettiğimden, aşılanmadan sonraki AB hamlesi için; “Tabii ki ülkemizde yapılmaya başlanan Çin Sinovac aşısına AB engeli konup, Türk yolcuların Avrupa’ya girişleri engellenmezse…” kuşkumu belirtmiştim.

AKLIMIZLA ALAY ETMEYİN… DON KİSOT’LUK YAPMAK…

Türkiye en yüksek gelirini Turizm kaynaklı yapmakta. Gerek otellerimiz gerekse havayollarımız için turizm çok önemli. Turizme beyaz altın, bacasız sanayi bile denebilir.

Avrupa birliği(AB) ülkeleri benim önceden hissedip korkumu dile getirdiğim AB’nin “DİJİTAL AŞI PLATFORMU” adı altında karar aldığı uygulama siyasi bir karar olup Çin Aşısı Sinovac’i onaylanmazsa, Türk insanı için başka sıkıntılar doğuracak demektir.

Sinovac aşısı AB tarafından onaylanmazsa, AB üyesi ülkelere gidebilmemiz mümkün olmaz. Düşünsenize, yurt dışına okumak için gitmeyi düşünen öğrenciler, iş insanları, ülkemizde bulunan ve Avrupa turları yapan tur şirketleri. (ETS gibi)

Bildiğimiz kadarıyla Çin Sinovac firması ürettiği İnaktif Covid-19 aşısına onay almak için AB’nin aşı onay kurumu olan EMA’ya (European Mecidines Agency) henüz başvuru dahi yapmamış. Bu aşı Çin üretimi veya inaktif olması nedeniyle değil, AB’den onay almamış bir aşı olması nedeniyle bu aşıyı olan Türk vatandaşları AB Digital Aşı Pasaportu sistemine giremediği için, AB ülkelerine kabul edilmeyecek demektir.

Sinovac, “bu benim sorunum değil” diyebilir ama, bu aşıyı kullanan Türkiye, üretici firmaya baskı yaparak bir an önce bu aşının AB onayını almalısın diye bastırması gerektiğini düşünüyorum

Geçtiğimiz Perşembe günü AB, tek tip bir Dijital Aşı Pasaportun konusunda (EU Vaccine Passport) anlaşmaya vardılar. Pasaport anlaşması yürürlüğe girdiğinde AB vatandaşları Türkiye’ye seyahat etmelerinde bazı problemlerle karşılaşabilir. AB tarafından onaylı aşıyı olanlara veya PCR Test Negatif belgesi olanlara verilecek bu aşı pasaportu AB sınırlarında, havalimanlarında, otellerde sorulacaktır. AB konsoloslukları Covid-19 nedeniyle neredeyse bir yıldır Türk vatandaşlarına vize işlemi yapmıyorlar. AB’nin korona riskli olarak tanımladığı ülkeler içinde Türkiye’de var.

AB kendi vatandaşına belki yasak koymuyor ama bir nevi “riskli bir ülkeye gidersen başına geleceklere sen katlanırsın” demek istiyor. Bu durumda AB vatandaşı doğal olarak AB üyesi olan Portekiz, İspanya, İtalya, Yunanistan gibi güney ülkeleri tercih edecektir.

Türkiye olarak AB Dijital Aşı Pasaportu sistemine giremezsek bu, bacasız sanayimize büyük bir darbe olacaktır.

Değerli Okurlarım;

Geçen hafta yazdığım ve YÖK tarafından “Elaman” adı altında aşağılandıklarını iddia eden bu gençlerimize yardımcı olmaya çalışırken, bazıları benim hangarların içinde yaşayarak edindiğim tecrübelerimden kaynaklanan görüşlerimi tenkit ettiler. Ben ilgili yazımda yaşanacakları resmetmek yerine tribünlere de oynayabilirdim. Ancak bazılarınız tarafından eleştirileceğimi bildiğim halde hangarlarda yaşananları yazdım. Bu yazdıklarımı, ben 30 sene çalıştığım hangarın içinden, sizler ise dışından yorumlar yaptınız. Yarın öbür gün inşallah şirketlere adım atarsınız. İşte o zaman beni daha rahat anlayacaksınızdır.

Tabii ki bunlar karşılıklı görüşler olup benim uçak teknisyenliği şoven duygumdan da kaynaklanmış olabilir. Ancak, beni tekrar işe alsalar ve dile bizden ne dilersin deseler, ben yine de lisanslı ve birçok uçak tip sertifikasına haiz C/S teknisyen olarak çalışmak isterdim.  Ancak sizin mühendis unvanı almanıza karşı değilim. Bu unvan havacılık sektörü dışında da işe girmeye çalıştığınızda işe yarayabilir.

Unutmamak gerekir ki, Uçağı en iyi bilen o uçakta type sertifikası almış lisanslı teknisyendir. (B1-B2-C kategori)

Hatırlarsanız, UTED derginin ilk yayınlandığı senelerde dergimiz içe değil dışa yayın yapmak üzere yayın politikası şekillendirilmişti. UTED dergi bir nevi tanıtım ve mesleğimizin önemini kamuoyuna sunmak için kullanılırdı. İnşallah gün gelir ve UTED dergi asıl görevi çelik kapılar ardında yaşanan ve yolcuların emniyetli bir uçuş gerçekleştirmesini sağlayan teknisyenlerin, ne şartlarda ve hangi ulusal veya uluslararası yetkilerle donanmış olduklarını anlatan bir yayın anlayışına kavuşur.

Kısaca; Yani hangarın içini, (yaşananları, arıza ve bakım işlemlerinin hangi şartlarda hangi tahsil kriterlerinde kişilerce yapılmasının gerçeğini)  orada gece gündüz çalışanlara değil kamuoyunun dikkatine sunardık.

Hangarlarda yapılan işleri kamuoyuna ve medyaya anlatmadan nasıl mesleğimizin önemini vurgulayabiliriz ki?

Kaynak: Airline Haber