Yargıtay’a yapay zeka tabanlı yeni sistem – SON TV

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, 2021 yılı değerlendirme toplantısında basın mensuplarıyla bir araya geldi. Toplantıda, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyeliği suçundan yüksek yargı üyelerine yapılan işlemlerle ilgili olarak da rakamlar paylaşıldı. Bu kapsamda, “FETÖ’ye üye olma” suçundan toplam 196 yüksek yargı eski mensubu hakkında işlem yapıldı. Bu yargılamalardan 169’u mahkumiyetle sonuçlanırken, 10’u beraat, 12’si takipsizlik ve 2’si birleştirme kararı ile sonuçlandı. Geriye kalan 3 kişi hakkında da yargılamalar halen sürüyor. Toplamda 176 dosya Ceza Genel Kuruluna gönderilirken, bu dosyalardan 76’sı hakkında verilen kararlar kesinleştirildi.

2023’DE YARGITAY’A YAPAY ZEKA TABANLI YENİ SİSTEM
Şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkesi gereği 2015 yılından itibaren tüm kararları kamunun erişimine ve denetimine açtıklarını hatırlatan Akarca, “Bu uygulamamız halen devam etmektedir. Ancak, altı milyonu aşkın karar arasından halkın ve hukukçuların güncel ve yol gösterici değeri yüksek kararları tespit etmesinde zorluklar yaşanmaktadır. Bu nedenle, yapay zeka tabanlı yeni bir sistem üzerinden emsal ve güncel kararların yaygınlaştırılmasını kolaylaştırarak adli kaliteyi yükseltmeye çalışıyoruz” dedi. Yargıda çağ açacak sistemle ilgili olarak ihale başvuruları tamamlanırken, çalışmaların personel eğitimleri dahil 2023 yılında tamamlanacağı bildirildi.

24 DAİRE HEDEFİNE ULAŞILDI
Yargıtay’ın yeni yerleşkesiyle ilgili bilgiler paylaşan Akarca, Bölge adliye mahkemelerinin Temmuz 2016’da faaliyete geçmesi nedeniyle Yargıtay’ın yeniden yapılandırma sürecine girdiğini söyledi. Akarca, Yargıtay’da 24 daire hedefine ulaştıklarından bahsederek, 200 üye hedefine doğru gidildiğinden bahsetti.

Dosya sayısının azalmasına bağlı olarak geçtiğimiz yılın Haziran ayında 205 Tetkik Hakiminin ilk derece mahkemelerine görevlendirildiğini belirten Akarca, bu şekilde Yargıtay Tetkik Hakimi sayısının yüzde 20 oranında azaldığını bildirdi. Akarca ayrıca, Yargıtay’daki güncel üye sayısının 367 olduğunu ifade etti.

“12 YIL SINIRLAMASI KALDIRILMALI”
Yargıtay üyelerinin görev süresinin 2016’da yapılan bir düzenlemeyle 12 yıla indirildiğini belirten Akarca, bu düzenlemenin kaldırılması gerektiğini kaydetti. Akarca, mevcut yasal durumun devamı halinde, Birinci Başkanlık, Başsavcılık, Daire Başkanlığı gibi Yargıtay’daki önemli temsil ve yönetim makamları için yapılacak seçimlerde ciddi zorluklar yaşanacağını vurguladı.

GÖRÜLME SÜRELERİ İNDİRİLDİ
Ceza dairelerinin ortalama görülme süresinin 2020’de 424 gün iken 2021’de 341 güne indiğini belirten Akarca, Hukuk daireleri bakımından 2020’de 459 gün olan bu sürenin, 2021’de 164 güne düştüğünü bildirdi.

CEZA DAİRELERİNDE DOSYA SAYILARI YARI ORANDA AZALDI
Yargıtay daireleri, Ceza Genel Kurulu ve Hukuk Genel Kurulunda bulunan güncel dosya sayılarıyla ilgili olarak açıklamalarda bulunan Akarca, Ceza Genel Kurulunda ve Ceza Dairelerinde yeni gelenlerle birlikte 2021 yılında toplam dosya sayısının 509 bin 782 olduğunu kaydederek, aynı yıl içerisinde 213 bin 442 dosyanın karara çıktığını, bununla 2022’ye kalan dosya sayısının 296 bin 931 olduğunu bildirdi.

HUKUKLARDA DOSYA SAYISI 3’TE 2 AZALDI
Hukuk Genel Kurulu ve Hukuk Dairelerinde yeni gelenlerle birlikte 2021 yılında toplam 225 bin 507 dosya bulunduğunu, aynı yıl içerisinde 148 bin 990 dosyanın karara çıktığını, bununla 2022’ye kalan dosya sayısının 76 bin 455 olduğunu dile getirdi.

BAŞSAVCILIK DOSYA SAYISINI 100 BİNİN ALTINA DÜŞÜRDÜ
Öte yandan, 2021 yılında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının elinde 367 bin 212 dosya bulunduğunu kaydeden Akarca, yıl içerisinde bu dosyaların 270 bin 204 tanesinin dairelere gönderildiğini, bununla Başsavcılığın elindeki dosya sayısının 100 binin altına düşürülerek 96 bin 825’e indiğinin altını çizdi.

“‘YARGITAY KARARLARI YAZILIM REHBERİ’ HAZİRAN AYINA KADAR TAMAMLANACAK”
2021 yılında üzerinde durdukları reform konularından bir tanesinin de gerekçeli kararlar olduğunu aktaran Akarca, gerekçeli kararın yargılamanın aynası olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

“Yargıtay’ın içtihat mahkemesi olması nedeniyle de bu konu adli kalite, hukuki güvenlik ve Yargıtay’ın eğitici rolü açısından son derece önemlidir. Düzenlediğimiz iki uluslararası sempozyumun ardından ‘Yargıtay Kararları Yazım Rehberi’ geliştirmek üzere hukuk ve ceza alanlarında olmak üzere iki ayrı komisyon oluşturduk. Geliştirilen ön taslaklar hakkında kurum içinde ilk görüşleri aldık ve Aralık ayı içinde tüm daire başkanlarımızın da katıldığı iki günlük bir çalıştayda rehber taslağını değerlendirdik. Bu yılın ilk yarısına kadar ‘Gerekçeli Karar Yazım Rehberi’ni tamamlamayı planlıyoruz.”

“FETÖ, HUKUKU BİR SİLAH GİBİ KULLANDI”
Geçmişte Fetullahçı Terör Örgütü’nün Türk yargısına zarar verdiğini belirten Akarca, FETÖ’cülerin hukuku bir silah gibi kullandığını aktararak, hakim ve savcı sayısının 23 bine geldiğini, 14 bin civarında hakim ve cumhuriyet savcısının kıdem süresinin kıdeminin 5 yıldan az olduğunu, yapılan reformlardan beklenen sonucun henüz alınmadığını söyledi. Hakim ve savcı yardımcılığı ile meslek içi eğitim konusunda Adalet Bakanlığı ile yoğun bir gayret içerisinde olduklarını anlatan Akarca, 527 hakim ve savcı adayının Yargıtay’da staj yaptığını kaydetti.
Yapılan çalışmalarla eğimin kalitesi için hukuk fakültelerine girişin 110 bine kadar düşürüldüğünü aktaran Akarca, bu rakamın zamanla önce 80 bine, daha sonrasında ise 50 bine düşürülmesi gerektiğini söyledi.

TÜRKİYE’DEKİ KADIN CİNAYETLERİ AVRUPA’YA ORANLA YARI ORANDA DAHA AZ
Kadın cinayetlerinin Avrupa ortalamasında binde 8 iken, bu sayının Türkiye’de binde 3.8 olduğunu anlatan Akarca, “Keşke hiç olmasa, biz bu oranı da kabul etmiyoruz” şeklinde konuştu.

İdamın ülkelerin tercihine kalmış bir şey olduğunu aktaran Akarca, bunun siyasi bir tercih olduğunu kaydetti.

Yüksek yargıda dini gruplaşma iddialarına yönelik olarak da Akarca, “Toplumun hangi kesiminde, hangi kurumunda, hangi inancında olursa olsun burası hukukun yansıması, kişisel olarak, ‘A, B, C’ böyle bir algılandırma veya dışlanma söz konusu değil. Dışlanma konusu yanlış bir konu, ‘şu gruba mensup olmazsanız dışlanırsınız yada bir yere gelemezsiniz’ algısı yanlış” ifadelerini kullandı.

“VERİLEN HER KARARI KUTSAYACAK DEĞİLİZ”
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) Türkiye’deki mahkemelerin verdiği kararlara yönelik “aykırılık” kararlarını değerlendiren Akarca, şöyle konuştu:

“AİHM’in yargıya etkisini biz uluslararası sözleşmeler çerçevesinde kabul etmişiz. AİHM’in verdiği her karar doğrudur; bunu tartışacak halimiz yok. Bu aynı şekilde Yargıtay ve Anayasa Mahkemesi için de geçerli. Sonuçta bir karar veriyorlar, bu karar doğru olsun veya olmasın. O kararın uygulama mercilerinin bunu hukuki çerçevede değerlendirip ona göre sonuçlandırması gerekiyor. Bu ister Yargıtay için olsun, ister Anayasa Mahkemesi için ister AİHM için olsun, verdikleri her kararı kutsayacak değiliz, her kararı da ‘doğrudur, benimsiyoruz’ anlamına gelmesin.”

“HDP BULUNDUĞU YERDEN FARKLI BİR YERDE DEĞİL, EYLEMLERİNE DEVAM EDİYOR”
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin ise, HDP’nin kapatılması istemiyle açılan davayla ilgili olarak, ilk iddianamenin iade edilmesi sonrasında eksiklikleri tamamlayarak Anayasa Mahkemesine iddianameyi tekrar gönderdiklerini, sürecin sürdüğünü belirtti. İddianameye ek yapılmayacağını bildiren Şahin, “Parti bulunduğu yerden farklı bir yerde değil, aynı eylemlerine devam ediyor” diye konuştu.

Toplantıda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin ile Yargıtay Birinci Başkanvekili ve Ceza Genel Kurulu Başkanı Eyüp Yeşil de yer aldı.

KAYNAK: SABAH

Kaynak: SON TV