Kararnameye göre polis teşkilatının bazı faaliyetlerinin geliştirilmesi için yeni ödenekler çıkacak. Bu faaliyetlere, görevini kötüye kullanan polislere dair şikayetlerin kayıt altına geçirilip takip edildiği bir veri tabanı oluşturulması da dahil.
Şiddet içermeyen vakalarla ilgilenmesi için polislerin yanında sosyal çalışmacıların da görev yapması, güç kullanımı ve tansiyonun artmasını engellemeye yönelik eğitim de yeni kararnamede yer alıyor.
Trump, polisin şüphelinin boynunu sıkarak nefessiz bıraktığı ve bu şekilde gözaltına aldığı “chokehold” yönteminin de, “polisin hayatı tehlikede olmadıkça yasaklanacağını” söyledi. “Herkes zamanının geldiğini söyledi, artık bunu yapmamız lazım” diye ekledi.
ABD Başkanı, polisin “daha az ölümcül silah kullanması” için de çalışma yapıldığını söyledi.
Polis memuru Chauvin, siyahi Floyd’un boynuna diziyle bastırarak vahşice öldürmüştü. Reuters
FLOYD’UN VAHŞİCE ÖLDÜRÜLMESİ HAREKETE GEÇİRDİ
25 Mayıs günü ABD’de polisin aşırı “chokehold” yöntemi sırasında nefessiz bıraktığı Afrikalı Amerikalı George Floyd’un ölümünün ardından ülke çapında protesto gösterileri düzenlenmişti.
Birçok siyasinin de destek verdiği ırkçılık ve polis şiddeti karşıtı protesto gösterilerinde polislerin yetkisinin kısıtlanması, polislere verilen ödeneğin kısılması, teşkilatlanmda büyük çaplı reformlara gidilmesi ve hatta teşkilatın dağıtılması çağrıları yapılmıştı.
Bir hafta içinde dünyanın birçok yerine yayılan protesto gösterilerinde polis göz yaşartıcı gaz ve plastik mermiyle müdahale etmiş ve yüzlerce kişiyi gözaltına almıştı.
Ülkede bazı eyaletler ve bazı şehirler, yerel polis teşkilatlarında büyük değişiklikler yaptı.
Ancak federal polisle ilgili değişiklikler Beyaz Saray’ın kararlarına bağlı.
BBC’deki bilgilere göre, Beyaz Saray’da kararnameyi imzalarken konunşan Trump, “anarşistleri ve yağmacıları” kınayarak polisi savundu:
“Bir ortak zemin bulmalıyız. Polis olmazsa kaos olur. Amerikalılar, sokaklarımız ve bizleri güvende tutan maviler içindeki cesur kadın ve erkekleri desteklememiz gerektiğine inanıyor.
“Amerikalılar aynı zamanda hesap verilebilirliği güçlendirmemiz, şeffaflığı artırmamız ve polislerin eğitimine daha fazla yatırım yapmamız gerektiğine de inanıyor.”