Son dakika… Hrant Dink davasında karar çıktı! FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ile dosyasının ayrılmasına karar verildi

class=”cf”>İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 76 sanığın yargılandığı Hrant Dink cinayeti davasına ilişkin kararını açıklıyor.

Davada sanık Ercan Gün, silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Tutuksuz sanıklar Sabri Uzun ve eski İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah hakkındaki dava dosyasının zaman aşımı nedeniyle düşürülmesine karar verildi. 

Dönemin Trabzon Emniyet Müdürü Reşat Altay, “İhmal nedeniyle adam öldürmek” ve “resmi belgeyi yok etme” suçlarından beraat etti. “Görevi ihmal”den ise zaman aşımı nedeniyle dosyası düştü.

O dönem İstanbul Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde görevli astsubay Yavuz Karakaya, “Anayasayı ihlal”den müebbet hapis ve “kasten öldürmeye yardım” suçundan 12 yıl 6 ay hapis cezası aldı.

Eski polis memuru Muhittin Zenit’e üç suçtan beraat verilirken görevi ihmal suçu ise zaman aşımı nedeniyle düşürüldü.

class=”cf”>

Tutuklu sanık eski emniyet müdürü Ali Fuat Yılmazer’e  tasarlayarak kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis verildi. Yılmazer, resmi belgeyi yok etmek suçundan ise 4 yıl 6 ay hapse çarptırıldı.

Ramazan Akyürek’e tasarlayarak kasten adam öldürmek suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis verildi. Akyürek, resmi belgeyi yok etmek suçundan ise 5 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı.

Tutuklu sanık eski asker Muharrem Demirkale, 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

Mahkeme, cinayetin FETÖ/PDY’nin amaçları doğrultusunda işlendiği kanaatiyle Ogün Samast, Erhan Tuncel, Yasin Hayal ve Tuncay Uzundal hakkında “FETÖ üyeliği” suçundan savcılığa suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi. Mahkeme, 6 sanık hakkında daha tutuklama kararı verdi.

NEDİM ŞENER KARARI YORUMLADI

Hürriyet Gazetesi Yazarı Nedim Şener, Hrant Dink cinayeti davasını sıcağı sıcağına CNN Türk’e değerlendirdi. Nedim Şener, “Allah’ın adaleti geri geldi. Cinayete adı karışanlar ortaya çıktı” dedi.

Şener, kararı şu sözlerle yorumladı:
”Bu cinayetin Ergenekon kumpasının hayata geçmesi için işlenen bir cinayet olduğu ortaya çıktı. Bir kumpas şeklinde planlandığını, bu cinayetin işlenmesine göz yumulduğunu. Bunları ben yazmıştım ancak bunlar bana geri döndü. Ama şimdi Allah’ın adaleti geri geldi diyorum ben. Hukuk geri geldi ve Hrant Dink adına ve bu cinayete adı karışan herkes bulundu.

Bir cinayet davası düşünün ki bu cinayeti karartmak için Adem Kaya, Ercan Gün, Ekrem Dumanlı bunlar bu cinayetin kapatılması için uğraşıyorlar. Ancak meslektaşınızın cinayetini örtmek ne demek… Bu saydığım kişiler hala ABD ve Avrupa’da gazeteci sıfatıyla görev yapıyorlar.

class=”cf”>

Bakın biz kumpasa uğradık ancak en çok konuşulan cinayet Hrant Dink cinayetiydi. Biz bugün bu cinayetin aydınlandığını görüyoruz. Demokrasi, gazeteci, ifade özgürlüğü diyen Avrupa ülkeleri, Almanya, Fransa, İngiltere bütün FETÖ’cüler o topraklarda. Hani ifade özgürlüğü, Anayasa’nın maddesi diyenler var ya Türkiye’ye yönelik soykırım diye konuşanlar Hrant Dink öldürüldüğünde ayağa kalkmışlardı. Şu an Pensilvanya’da yaşayan kişi için bir tek kalem oynatan var mı? Evet bu davada da bir takım eksiklikler oldu ancak bu cinayeti işleyenler cezalandırıldı. Bu cinayetin işlenmesine bile bile göz yuman tüm FETÖ’cüler ceza alıyor. Hrant Dink için diyenlerin de bunu görmesini düşünüyorum. Dünyanın başka bir yerinde böyle bir cinayet olayı fazla yoktu.

ARKASINDAN FETÖ’CÜLER ÇIKINCA DAVAYI TAKİP ETMEYİ BIRAKTILAR

Dünyada ifade özgürlüğü ve gazetecilik diyenler bu cinayetin FETÖ tarafından işlendiği ortaya çıktığından beri bu davaları takip etmediler. Avrupa’dan, Fransa’dan, Almanya’dan hukukçular dolar taşardı. Ne zaman bunun arkasından FETÖ’cüler çıktı davayı takip etmeyi bıraktılar.

Bu cinayetin arkasında ‘Atatürkçüler, milliyetçiler’ var dediler. Bunu kim yaptı? Ahmet Altan tarafından çıkarılan Taraf Gazetesi’nde yapıldı bunlar. Bu cinayeti Hrant Dink’in arkadaşları yaptı.

class=”cf”>

Bu olayın en acı tarafı şu; bu benim duygusallaştığım bir alan… Ben 2007’den beri kendim muhabirlik yaparken beni Ergenekon’cu ilan ettiler, bugün başka şekilde yamamaya çalışıyorlar. Ben her zaman hakikatin peşinde oldum ama bakın cinayetin işlendiği tarihte ‘Bu işin arkasında Ergenekon var’ diyen tayfa bugün neredeler. Hiçbirinin ağzından Hrant Dink lafı çıkıyor mu? Çıkmıyor…

2007’den bu yana olanları kimse hatırlamıyor. Taraf diye bir gazete çıktığını, bunları Ahmet Altan’ın yaptığını kimse hatırlamıyor. Bu Türkiye’ye karşı kurulmuş bir kumpastı ve insan olarak değerliydi. Ermeni, solcu, sosyalist olarak bakmayacaksınız insan olarak bakacaksınız. Yıllarca bu cinayeti siyasi olarak nasıl kullanırım diye baktılar. Bu cinayetin ardından FETÖ çıktığı zaman neden insanlar sustu? Hani nerede o siyasetçiler, dilinden düşürmeyenler nerede? Ne zamanki FETÖ çıktı işin içinden kimse arayıp sormadı bile, onların derdi hakikat değildi. Onların derdi ‘nasıl bunu Türkiye’ye siyasi bir araç olarak kullanırızdı’… 

KEŞKE BU YAŞANMASAYDI

2007’den bu tarafa yazdığım hakikatin mahkeme tarafından kabul görülmesi sevindiren bir şey. Ben keşke bunları yazmak durumunda olmasaydım ve bu yaşanmasaydı. Hrant Dink öldürülene kadar Ergenekon konusunda uluslararası camiayı bu kadar ikna eden bir gelişme olmamıştır. 

TÜM DÜNYAYA SESLENİYORUM

Öldürülmeye giden süreci onların yönettiğini bugün mahkeme kararıyla görüyoruz. Ben tüm dünyaya sesleniyorum. Hadi Hrant Dink için söyleyenler. Bugün FETÖ için de bir şeyler söyleyin. Bu cinayete yol veren, bu cinayeti kullanan hatta bu cinayetle ilgili yazı yazan çevreyi kullanan FETÖ unsurları bugün dünyanın her yerlerindeler. Hadi Bayram Kaya’ya bir şeyler yazın. Orhan Pamuk da aynı şekilde tehdit edildi ancak bir gün Hrant Dink davasına gitti mi acaba? Bir gün dahi gitmedi. Çünkü niye? Hrant Dink öldürüldü.”

 

 

Dink cinayeti davasında karar günü

Kripto Para Piyasaları için Bigpara

Kripto Para Piyasaları için Bigpara

@media screen and (max-width:556px) {.desktop-bigpara{display: none;}.mobile-bigpara{display: inline-block;}}@media screen and (min-width:557px) {.mobile-bigpara{display: none;}.desktop-bigpara{display: inline-block;}}

Kaynak: Hürriyet