Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya sanık avukatı Kemal Nevzat Güleşen katıldı. Cumhuriyet savcısı, esas hakkındaki mütalaasında sanık Ali Göznek’in de aralarında bulunduğu 143 sanığın “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs” suçundan yargılandığını, sanık Göznek’in yakalanamayıp savunması alınmadığından dosyasının ayrıldığını belirtti. Mütalaada diğer sanıkların beraat ettiği ve 7 sanık hariç temyiz başvurusunda bulunan diğer sanıkların beraat hükümlerinin kesinleştiğini hatırlattı.
“GERÇEK HAKİM VE SAVCI DEĞİLLERDİ”
Sanık savunmasına yer verilen mütalaada sanık Ali Göznek’in “Benim hakkımda yargılamayı yapan kişiler ve iddianame düzenleyen savcı gerçek hakim ve savcılar değildir. FETÖ soruşturmaları aşikardır. Diğer sanıklar üzerlerine atılı suçlamalardan beraat etmişlerdir. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Diğer silah arkadaşlarım beraat etmiştir. Eşitlik ilkesi gereği beraat etmeyi talep ediyorum” şeklinde savunma yaptığı hatırlatıldı.
Mütalaada sanık Göznek’in yardımcı sınıf deniz subayı olduğu, uzmanlığın lojistik ve ikmal konulu olduğu belirtildi. Yargılama esnasında bilirkişi raporlarına yer verilen mütalaada dijital veriler içerisinde zaman ve mekan yönünden bir çok yanlışlıkların olduğunun belirtildiği, dijital raporlarda yer, zaman ve kişi yönünden birçok çelişki olduğu hatırlatıldı.
class=”cf”>
2003 YILINA AİT DİJİTAL VERİLERDE 2009 YILINA AİT BİRÇOK UNSUR BULUNDU
Suça konu dijital verilerin kayıt etme tarihinin 2003 yılı olarak görülmesine rağmen bilirkişi raporuna göre 2009 yılına ait birçok unsur bulunduğu vurgulandı. Mütalaada “Dijital verilerin herhangi bir soruşturma halinde delil değerlerinin yitirilmesi için sanıklar tarafından kasıtlı olarak değiştirildiğinin kabulü mümkün görülmemiştir” ifadeleri kullanıldı.
DAVANIN KUMPAS NİTELİĞİ TESPİT EDİLDİ
Bilirkişi raporlarına da yer verilen mütalaada delil bulunmadığı, dosya kapsamında hakkında beraat kararı kesinleşmiş diğer sanıkların hukuki durumu ile ayniyet taşıdığı belirtildi. Mütalaada sanık Göznek’in üzerine atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin mahkumiyetine yeterli delil bulunmadığından beraat etmesi istendi. Sanık avukatı ise savunmasında “Benim müvekkilim Denizci Kurmay Albay’dır. Diğer sanıklara verilen cezalar Yargıtay Ceza Dairesi’nde onanmıştı ancak sonrasında davanın kumpas niteliği tespit edilmiştir” dedi. Avukat, müvekkilinin beraat etmesini talep etti.
BERAAT ETTİ
class=”cf”>
Davayı karara bağlayan mahkeme heyeti, sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı somut delil elde edemediğine kanaat getirdi. Heyet, şüpheden sanık yararlanır’ ilkesinden hareketle sanık Ali Göznek’in beraatine karar verdi.
NE OLMUŞTU?
Anayasa Mahkemesi’nin 2014 yılında bireysel başvuru sonucu “Hak ihlali” kararı vermesinin ardından yeniden görülen Balyoz Davası’nda yargılanan 236 sanık beraat etmişti. Yeniden yargılamanın başladığı sırada ifade vermediği için Kurmay Albay Ali Göznek’in dosyası ayrılmıştı.