Jandarma engel koyunca köylüler 12 kilometre yürüyüp çevrecilere destek verdi

Dünya Çevre Haftası kapsamında Kirazlıyayla köyünde basın açıklaması yapmak isteyen Bursa, Yenişehir, İznik Çevre Platformu üyeleri, CHP, İYİ Parti temsilcileri ve Akademik Odaların temsilcileri, jandarma izin vermediği için köyün girişinde kaldı.

CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışığlu ise köylü kadınlar ile birlikte alana yürüyerek geldi.

“YASANIN ÜZERİNDE İDARİ İŞLEM UYGULUYORLAR”

Bursa Barosu Başkan Yardımcısı Metin Öztosun, “Bugün burada bir engelleme ile karşılaştık. Sulh Ceza Hakimliği, sadece kimlik kontrolü ve Covid-19 kapsamında ki tedbirlere uyularak geçiş izni verdi. Ancak buna aykırı olarak Yenişehir kaymakamlığı idari işlem uyguluyor. Yani yasanın ve mahkemenin üzerinde idari işlem uyguluyor. Bu uygulama hukuksuz bir işlemdir” dedi.
12 KİLOMETRE YÜRÜYÜP ELLERİNDE TÜRK BAYRAKLARI İLE GELDİLER

Çevrecilerin köye girişi engellenince Kirazlıyaylalılar ellerinde Türk Bayrakları ile 12 kilometre yürüyerek basın açıklamasının yapılacağı Barçın kavşağına geldiler.

Sloganlar atan köylü kadınlar, “Biz halkız, torunlarımızın kirli hava solumasına izin vermeyeceğiz, biz olmasak şehirdekiler ne yiyecek, toprak karın doyurur” ifadelerini kullandılar.

YENİŞEHİR ÇEVRE PLATFORMU BASIN AÇIKLAMASI YAPTI 

Yenişehir Çevre Platformu adına basın açıklaması yapan Şafak Şenel Erdem şunları kaydetti:

*Kirazlıyayla köylüleri ve Yenişehir halkı olarak biz en başından beri Kirazlıyayla köyümüzde yapılmak istenen kurşun bakır çinko zenginleştirme tesisi ve atık barajına karşıyız.

*Bazılarının göstermeye çalıştığı gibi bu sadece maden ve basit bir işletme değildir. Köyümüze 200 metre mesafede kurulacak olan fabrika ve 110 dönüm büyüklüğünde yapılacak atık havuzudur.

*Şu ana kadar yapılan ağaç kesiminin katbekat fazlası yapılacaktır. Sadece inşaat alanında kesilecek ağaç sayısı kendi ÇED raporlarinda 2 binden fazla gösterilmiştir.

“9 ÇEŞMEMİZ BÖLGEDE KALDI”

*31 Mart’ta başlayan ve hala devam eden ağaç kesiminin yapıldığı alan bizim meramız ve mesire alanımızdir. Köyümüzün 9 tane çeşmesi madencilerin bölgesinde kalmıştır. Bizim itirazlarımız; madenciliğe veya devlete değildir, yaşam alanımıza yapılan müdahaleyedir.

*Yapılan vahşi madenciliğedir. İnsanların kendi köylerinde, kendi gelecekleri ile ilgili söz hakkının olmamasınadır. İnsanların kendi köylerinde abluka altına alınmasına, üzerlerinde baskı kurulmasınadır.

*Bizlerin köye girişlerinin kolluk kuvvetlerince engellenmesinedir. Burada topraklarını savunan insanlara, ablalarımıza hakaret edilmesine ve üzerlerinde güç kullanılmasınadır.

*Kirazlıyayla köyüne 1.3 km mesafede İznik gölü sahiline kadar ruhsat alanı olan Aydınlar’daki projeyedir. Yine Kirazlıyayla’da bin 293 hektar alanda ruhsatlandırılmış, köye 700-800 metre mesafede sondaj kuyuları olan maden aramak için ÇED almış projeyedir.

“PROJELERDE KULLANILMASINA KARŞIYIZ”

*Şimdilik bilebildiğimiz 3 proje ile 35 bin dönüm orman ve tarım alanımız için maden ruhsatının verilmiş olmasınadır. Bu 3 projenin gerçekleşmesi durumunda

*Yenişehir ovası Kirazlıyayla ve İznik gölü üzerinde oluşacak baskı ve birikmeli etkiden bahseden tek bir satır yoktur. Yenişehir ovası sanayi bölgesi değildir. Kısıtlı kaynaklarımızın kamu yararı denerek madencilik faaliyetleri adı altında özel şirketleri daha da zenginleştirecek projelerde kullanılmasına karşıyız.

*Yenişehir için kamu yararı tarımsal üretimin desteklenmesindedir. Firma tüm izinleri tamamlamadığı halde ve hukuki süreç devam ederken çalışmasını gittikçe hızlandırmaktadır. Ormanın ortasında traşlanan yer her geçen gün bir yara gibi büyümektedir.

*Doğanında hakkı hukuku vardır. Korunmalıdır. Kirazlıyayla ve Yenişehir’li vatandaşlar olarak biz anayasal hakkımız olan dengeli ve temiz bir çevrede yaşamak için mücadelemize devam edeceğiz.

Kaynak: Sözcü