BÜYÜME VE SİYASİ İSTİKRAR. PİLOTLAR NASIL BEYANNAME VERECEK? — Son Dakika Havacılık Haberleri | Türk Hava Yolları, Pegasus, Sunexpress, Corendon, Havacılık, Havayolları, Havalimanları, Havaalanları, THY, Hostes, Pilot, Uçak, Kabin Memuru, SHGM, DHMİ

PİLOTLAR

Değerli okurlar, depremin artçı etkileri devam ediyor. Bahsettiğim daha düşük şiddetteki depremler değil. Yavaş yavaş olayların acısını daha ağır şiddette hissetmeye, sevdiklerinin yokluğunun farkına  varmaya başlıyor insanlar… Bu artçı etkiler  giderek artacak. Bütün ailesini kaybetmiş, hayatta yapayalnız kalmış bir çocuğun ızdırabı, eşinin ve çocuklarının enkaz altındaki cenazesini çaresizlik içinde bekleyen babanın dramı daha da artacak.

Bunlara da Göz Atabilirsiniz

Depremin ekonomiyi de olumsuz etkileyeceği çok açık.  Zaten kırılgan olan ekonomi ciddi bir ek kaynak ihtiyacı ile karşı karşıya… Ama kıt-kanaat geçinen ve toplumun büyük çok bölümünü oluşturan dar gelirli insanlara daha ne kadar yük bindirebilirsiniz ki? Ekonomistler, enflasyonun  daha da yükseleceğini söylüyor. Depremin etki edeceği sektörlerden biri de turizm. Artık hepimizin aşina olduğu kıpkırmızı fay hatlarından oluşan ülkemizin haritasını tüm dünya biliyor. Deprem risklerinden ötürü turizmde beklentilerin altında kalınacağı tahmin ediliyor. Dileriz böyle olmaz. Ülkenin faizsiz döviz elde edebildiği ciddi bir kaynak turizm… Turizmin tüm paydaşlarının hesaplarını deprem gerçeğini ve riskini gözeterek yapmaları gerekiyor. Havayolları da bunu mutlaka dikkate almalı…

Peki THY bunu düşünüyor mu sizce? 11 Mart günü THY Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Bolat’ın bir açıklaması yayınlandı. 2022 yılında sağlanan büyük başarının haklı gururu var duyuruda… İyi de şu “10.000 yeni personel” ifadesini nereye koyacağız? İktidar ister değişsin , ister değişmesin 35 ila 100 milyar dolar arası ek kaynak ihtiyacı varken büyüme planlarına gaz kesmeden devam etmek doğru mu? Ortalık bu kadar karışıkken, belirsizlik sürerken herşey güllük gülistanlıkmış gibi büyüme planları yapmak hangi rasyonel girdi ve beklentilerle açıklanabilir?  Anlaşılan bay Hamdi Topçu ile zirve yapan “ucuz uçak buldun mu, alacaksın” yaklaşımı aynen sürdürülüyor. Hadi bunu anlayışla karşılayalım da, yerle bir olan Hatay Adıyaman ve Malatya başta olmak üzere 11 ilde  resmi rakamlara göre 50.000’e yakın insanımızın öldüğü, yaklaşık yüzbin binanın  yıkıldığı, binlerce insanın enkaz altında olduğunun söylendiği, bu kentlerin ekonomiye katkısının sıfıra indiği , milyonla ifade edilen insanın evini, işini, işyerini kaybettiği bir büyük felaketten sonra siyaseten bir önkoşul ileri sürmeyi nasıl izah edeceğiz?
“SİYASİ İSTİKRAR SÜRERSE !”
Dolayısı ile, açıklamadaki şu ifadeyi nasıl anlamalıyız?

“Hülasa 2023 yılında da, siyasi istikrarın sürmesiyle, on bin yeni çalışanımızla, el birliğiyle ve TEKYÜREK olarak daha yüksek bir kâr yapmak üzere hedefe kilitlendik.”

Yani büyüme ve 10.000 yeni çalışanın işe alınması için Siyasi İstikrarın sürmesi gerekli imiş !

Sayın THY yönetimi siz yarısı devlete yarısı yatırımcılara ait bir şirketi yönetiyorsunuz. İktidar ister değişsin, ister değişmesin THY yüksekten uçmaya devam eder. Bakın 1933 yılında İnönü Başkanlığındaki 7. Hükümet döneminde kurulan bayrak taşıyıcımız THY halen içinde bulunduğumuz 66. Hükümet ya da Cumhurbaşkanlığı kabinesi arasındaki tam 57  hükümet döneminde faaliyet göstermiş. Her iktidar mutlaka böyle önemli ve büyük kurumlara kendi adamlarını getirmek ister, getirmiştir de… Ama personelin özverisini, uluslararası konjoktürü, hava ulaşımındaki yenilikleri, gelişimi, artan küresel ticaret hacmini bir tarafa bırakarak büyümeyi, artan gelir ve karlılığı sadece siyasi istikrara bağlamanın çok da gerçekçi olmadığı ortada… Bakın pandemi döneminde elde edilen karın yarısına yakını kargodan geldi. Pilotlar ağır pandemi koşullarında astronot kıyafetleri içinde saatlerce uçtular. İçlerinden birinin temaslı olması halinde bile özellikle Uzakdoğu ülkelerinde karantinada tutuldular. Yüzlerce pilot, kabin memuru ve teknisyen covide yakalandı. Bazıları yaşamını yitirdi.  Bebeklerine bile bu hastalığı bulaştıranlar oldu. Şimdi, üstelik yarım maaşlarla yapılan  bu özveriyi görmezden mi geleceğiz?

Dolayısı ile, bir siyasi partinin eski sloganı olan “İstikrar sürsün, Türkiye büyüsün” cümlesinden hareketle, yaklaşan seçim öncesinde bir tavır ve tercihi üstelik kurumsal olarak bu denli açık etmenin doğru olmadığını söylemekte fayda var.
PİLOTLAR NASIL BEYANNAME VERECEK?
Gelir Vergisi mevzuatında yapılan değişiklikle 2022 yılında 880.000 TL ücret geliri elde edenlere beyanname verme zorunluluğu getirildi. Böylece ücret karşılığı çalışanlar da beyanname vermek zorunda kalacaklar. Havacılık sektöründe de geçerli ücret ve benzeri ek gelirlere bakılınca ağırlıklı olarak pilot ve yöneticilerin bu kapsama gireceği anlaşılıyor. Beyanname verilmesi için son gün 31 Mart. Eminim pilotların büyük bölümü bu zorunluluktan habersizdir. Haberi olanlar da nasıl beyanname vereceğini bilemez. İşin yoksa, onca uçuşun arasında bordrolarını çıkart, bilgisayarın başına geç, form doldur… Bence şirketler bu işe el atmalı, yasaya göre kimlerin 880.000 TL sınırını geçtiğini saptayarak o personeli uyarmalı. Çünkü iş, beyanname vermekle bitmiyor. Beyannamede çıkan ek vergi varsa o da ödenmek zorunda… Bu nedenle şirketler konuya eğilmeli, hatta beyannameye hangi bilgilerin nasıl girileceğini göstermeli. Zaman daraldı… İnsanlar bu saatten sonra hangi boş gününde nereden bir muhasebeci bulacak da, bu beyannameleri dolduracak?

Kaynak: Airline Haber


En son haberler

Bunları da okuyun

Exit mobile version